QNB Invest Odak QNB Araştırma

QNB Araştırma 31 Temmuz Perşembe
QNB Invest Odak •
FED Faiz Kararını Sabit Bıraktı: Piyasalar Ne Bekliyor?

FED Temmuz 2025 toplantısında politika faizini beklentilere paralel olarak sabit tuttu. Karar, FOMC üyelerinin 9’a 2 oyuyla alındı. Faiz indirimi yönünde oy kullanan Bowman ve Waller, daha önceki açıklamalarında bu yönde pozitif sinyaller vermişti.


🔍 Enflasyon ve İstihdam Gündemde

Toplantı metninde, enflasyonun hâlen hedefin üzerinde seyrettiği vurgulansa da, istihdam piyasasındaki dirençli yapı dikkat çekti. İşsizlik oranı düşük kalmaya devam ediyor. Powell, konuşmasında altı kez istihdam piyasasının aşağı yönlü risklerle karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu da istihdamdaki bozulmaların FED tarafından yakından takip edildiğini gösteriyor.

Powell ayrıca, ekonomik büyümede yavaşlamaya dikkat çekerek, tüketici harcamalarındaki zayıflamanın bu tabloyu desteklediğini ifade etti. Konut sektöründeki durgunluk da karar metninde yer aldı.

📉 Faiz İndirimi Beklentisi Gecikiyor

Her ne kadar bazı üyeler faiz indirimi yönünde görüş bildirse de, Eylül ayına dair net bir yönlendirme yapılmadı. Powell, çözülmesi gereken çok sayıda belirsizlik olduğunu ve gümrük vergileri gibi politikaların enflasyon üzerindeki etkilerinin daha net görülmesi gerektiğini söyledi.

📈 Piyasa Fiyatlamaları Ne Diyor?

Toplantı sonrası tahvil piyasasında sert satışlar görüldü. Dolar endeksi (DXY), 100 günlük hareketli ortalamasını test ederek yukarı yönlü hareket etti. Eylül ayında faiz indirimi ihtimali toplantı öncesi %65 seviyesindeyken, şu an %44’e gerilemiş durumda.

Sürpriz içermeyen bu karar sonrası, piyasa yönü genele yayılmadan dalgalı seyredebilir. FED’in “bekle-gör” stratejisi, özellikle istihdam ve büyüme verileri doğrultusunda yön bulmaya devam edecek. Eylül ayı toplantısı ise kritik bir dönüm noktası olabilir.

İkon-ok
QNB Araştırma 31 Temmuz Perşembe
QNB Invest Odak •
GARAN piyasa beklentilerinin üstünde net kar açıkladı

Ekonomi ve Siyaset Haberleri

 

İşsizlik görünümü

Haziran’25 döneminde mevsimsellikten arındırılmış işsizlik %8,6 seviyesine artış gösterdi, bunun yanında iş gücüne katılım oranı %53,5 seviyesinden sabit kaldı. 2Ç25 döneminin ortalamasına bakıldığında işsizlik %8,5 ile tarihsel anlamda en düşük seviyelerde bulunmaktadır.

 

IMF, Türkiye ve küresel ekonomi için büyüme tahminlerini yükseltti

Türkiye'nin 2025 yılı büyüme tahmini %2,7'den %3'e çıkarıldı; küresel büyüme beklentisi ise %2,8'den %3'e yükseltildi. Ancak IMF, artan ticaret gerilimleri, jeopolitik riskler ve olası finansal sıkılaşma nedeniyle görünümün kırılgan olmaya devam ettiğini belirtti. Türkiye'nin 2026 büyüme tahmini de %3,3'e yükseltilirken; Çin, ABD ve Euro Bölgesi için de yukarı yönlü revizyonlar yapıldı.

 


 

Şirket Haberleri

 

Moody’s Ratings, SKBNK’nin kredi notlarını yükseltti Moody’s, SKBNK’nin hem TL hem de döviz cinsinden uzun vadeli kredi notlarını yeniden değerlendirdi. SKBNK’nin kredi notları 1’er seviye artırılarak sırasıyla “Ba3” ve “b1” oldu.

 

IMASM yeni bir satış anlaşması imzaladı Şirket, 2024 dönemindeki toplam cirosunun 11%’ ine eşit olan 1.1 milyon ABD Doları tutarında yeni bir anlaşma tamamladı.

 

HRKET yeni satış anlaşmasını duyurdu Şirket, Riyad/Katar’da yer alan Qiddiya Hız Parkı’nın inşası için yeni bir satış anlaşması gerçekleştirdi. İnşaatın bir ay içerisinde tamamlanması bekleniyor ve anlaşmanın toplam değeri 3,9 milyon ABD Doları. Bu anlaşmanın eklenmesiyle, Şirketin yıl başından bu yana gerçekleştirdiği tüm satış anlaşmalarının toplamı 40,0 milyon ABD Dolarına ulaştı; bu rakam, Şirketin 1H24 ciro üretiminin %95’ine tekabül ediyor.

 

Bilanço Değerlendirmesi – FROTO

Şirketin üretimi yıllık bazda %31 artarak 186 bin adede ulaştı ve kapasite kullanım oranı %80’e yükseldi (2Ç24: %76). Üretimdeki artış, yurtiçi pazarda 1 tonluk ticari araç üretiminin yıllık bazda %74 artması ve Romanya’da yeni modellerin (Puma Gen-E ve E-Courier) devreye alınmasıyla %12 büyüme sağlanması sayesinde gerçekleşti. Şirketin toplam satışları 2Ç25’te yıllık %38 artışla 192 bin adette gerçekleşti. Özellikle ihracat tarafındaki yıllık %46 artış bu büyümeyi destekledi. Avrupa otomotiv pazarında olumsuz talep koşullarına rağmen – binek araç pazarında %2, hafif ticari araç pazarında %14 yıllık daralma – Ford Otosan’ın satışları 166 bin adede ulaşarak %16 pazar payına erişti (2Ç24: %14). Şirketin yurtiçi satışları %7 oranında arttı ancak sektörün %17’lik büyümesinin gerisinde kaldı, bu da pazar payının %8,5’ten %7,8’e sınırlı bir düşüş yaşamasına neden oldu. Hasılat tarafında, şirketin toplam cirosu önceki yıla göre %35 artış gösterdi. Yurtiçi pazarda sınırlı hacim büyümesi ciro üretimini sınırlandırdı; buna karşılık uluslararası satış gelirleri %47 arttı ve ihracatın toplam gelir içerisindeki payı %74’ten %82’ye yükseldi. Operasyonel olarak, şirketin düzeltilmiş FAVÖK’ü (finansal kiralama giderleri ve faaliyetlerden elde edilen diğer gelir/giderler dahil) yıllık %84 artışla 2Ç25’te 17,3 milyar TL’ye yükseldi. FAVÖK marjı ise 6,5x’ten 8,9x’e çıktı. Kısa vadeli Avro alacaklarındaki kur etkisi, 1Y25 finansallarında düzeltilmiş FAVÖK hesabına 4,5 milyar TL pozitif katkı sağladı. Sonuç olarak, şirketin net kârında 2Ç25’te %24 oranında gerçek bir daralma yaşandı. Bu daralma, hem 2Ç25’teki yüksek kur farkı kaynaklı finansman giderlerinden hem de 2Ç24’teki 1,8 milyar TL’lik yüksek ertelenmiş vergi gelirinden kaynaklandı. Şirket, satış hacmi hedefini korurken yurtiçi pazar beklentisini 950 bin–1.050 bin araçtan 1.050 bin–1.150 bin aralığına yükseltti. Ayrıca, 2025 için sermaye harcamaları (capex) öngörüsünü 750 milyon–850 milyon Avro seviyesinden 600 milyon–700 milyon Avro aralığına revize etti. Hisse, 11.0x FD/FAVÖK çarpanıyla işlem görüyor; BIST evrenindeki yurtiçi benzer şirketler ise ortalama 36.7x seviyesinde bulunuyor. Şirket, bugün saat 16:00’da toplantı düzenleyecek.

 

Bilanço Değerlendirmesi – GARAN

GARAN, 2. çeyrekte 28,3 milyar TL net kâr açıkladı; bu rakam piyasa beklentisi olan 23,4 milyar TL’nin ve bizim tahminimiz olan 22,9 milyar TL’nin %21 üzerinde gerçekleşti. Beklentilerimizden sapma esas olarak 1) mevduat maliyeti performansının olumlu etkilediği net faiz gelirlerinin beklentilerin üzerinde gelmesi ve 2) beklenenin üzerinde gelen ücret/gider dengesi kaynaklı oldu. Net kâr çeyreklik bazda %12, yıllık bazda %26 arttı. 2Ç25 döneminde GARAN, ağırlıklı olarak bireysel segmentlerde %11 oranında TL kredi büyümesi ve ABD Doları bazında %7 çeyreklik güçlü yabancı para kredi büyümesi sağladı. TL mevduatlar sadece %1 çeyreklik artış gösterdi, bu da bankanın mevduat maliyetlerini %119 baz puan azaltmasına olanak verdi. Mevduat yerine repo fonlaması tercih edildi ve repo maliyet yönetimi başarılıydı. Böylece TL kredi-mevduat makası çeyreklik bazda 123 baz puan iyileşerek -%3,94'e yükseldi. Ancak kredi getiri artışının sınırlı olması nedeniyle makas iyileşmesi de sınırlı kaldı. Yabancı para mevduatlar çeyreklik %4 azaldı ve döviz kredi-mevduat oranı %60’tan %67’ye çıktı. Swap maliyetlerinin %340 artmasına rağmen, swap ayarlı net faiz marjı 48 baz puan daralarak %4,82’ye geriledi. Varlık kalitesinde, takipteki alacak oranı 2Ç25’te hafif artışla %3’e çıktı. Kur riskiyle düzeltilmiş Net Kredi Risk Maliyeti (CoR), çeyrekteki beklenmedik olumlu dönüşle %1,24’e geriledi. Ücret gelirleri yıllık bazda %60 artarken, operasyonel giderlerdeki %72 artış bu olumlu katkının bir kısmını dengeledi ve gider/gelir oranı %39’dan %44’e yükseldi. GARAN, 2025 yılına dair öngörülerini güncellemedi ancak TCMB’nin sıkı duruşu nedeniyle 300 baz puanlık net faiz marjı genişlemesi hedefinin iki çeyrek ertelendiğini belirtti. Yönetim, faiz marjı genişlemesi yerine güçlü ücret gelirleri ve ilave karşılık iptallerine dayanarak 2025 yıl sonu için düşük %30'larda özkaynak verimliliği hedefini korumayı amaçlıyor. Bu sonuçla birlikte GARAN, yıllıklandırılmış çeyreklik %31,6 özkaynak verimliliği açıklarken, çeyreklik bazda 140 baz puanlık artış sağladı. Hisse senedi, son 12 aylık rakamlara göre 5,9x F/K ve 1,58x PD/DD çarpanlarıyla işlem görüyor.




Piyasa verileri, Günlük işlem hacimleri, Düzenleyici kurum bildirimleri, Hisse geri alımları, Analist toplantıları Açıklanması beklenen bilançolar, Açıklanan bilançolar ve daha fazlasına link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://qnbinvest.com.tr/download/links/arastirma-bulteni-31072025.pdf




İkon-ok
QNB Araştırma 30 Temmuz Çarşamba
QNB Invest Odak •
Türkiye’nin Kredi Notu Analizi: Moody’s’in Yeni Kararı ve Tarihsel Süreç

Moody’s, 2025 Temmuz ayında Türkiye’nin kredi notunu B1’den Ba3 seviyesine yükseltti.
Peki bu ne anlama geliyor?
Kredi notu nedir, kim belirler ve Türkiye'nin bu alandaki tarihsel serüveni nasıl şekillendi?

Bu yazıda Moody’s, S&P ve Fitch gibi kredi derecelendirme kuruluşlarının rolünden başlayarak, Türkiye’nin 2001’den günümüze kredi notu gelişimini detaylıca analiz edeceğiz.


📌 Kredi Derecelendirme Kuruluşları Kimlerdir?

Kredi notunu belirleyen üç büyük küresel kurum vardır ve bu kurumlar genellikle "Big Three" olarak anılır:

  • 🔷 Standard & Poor’s (S&P): Ülkelerin, şirketlerin ve kamu kuruluşlarının borçlarını ödeme kapasitesini analiz eder.
  • 🔷 Moody’s: Küresel borçlanma araçlarının %80’inden fazlasını derecelendirir. Geniş veri tabanı ve uzun vadeli değerlendirme yetenekleriyle öne çıkar.
  • 🔷 Fitch Ratings: ABD ve Avrupa merkezli, özellikle kriz dönemlerinde hızlı reaksiyon vermesiyle bilinir.

Bu kuruluşların açıklamaları, yatırım kararlarını, fon akışlarını ve faiz oranlarını doğrudan etkileyebilir.


📊 Kredi Notu Ne Anlama Geliyor?

Kredi notları, bir ülkenin ya da kurumun borcunu geri ödeme ihtimalini yansıtır. Yüksek kredi notları, düşük risk anlamına gelirken; düşük notlar, yüksek riskli ekonomi anlamına gelir.

Genel kredi notu skalası:

Not Aralığı

Anlamı

Yatırım Yapılabilir Seviye

AAA - A

Çok düşük risk

Evet

BBB

Orta düzeyde risk

Evet

BB - B

Yüksek risk (Spekülatif)

Hayır

CCC ve altı

Çok yüksek risk

Hayır


Türkiye’nin Kredi Notu Gelişimi (2001–2023)

Türkiye’nin kredi notu, ekonomi politikalarına, siyasi istikrara ve küresel konjonktüre göre zaman içinde ciddi dalgalanmalar yaşadı.

🔽 2001: Kriz Yılı

  • Moody’s Notu: B3
  • Türkiye’nin ciddi bir ekonomik kriz yaşadığı dönem. Yüksek enflasyon, devalüasyon gündemdeydi.

🔼 2005: İyileşme Başladı

  • Moody’s Notu: B1
  • IMF programları ve mali disiplinle risk algısı azaldı, not yukarı çekildi.

🔼 2010: Büyüme ve Güven

  • Moody’s Notu: Ba2
  • Türkiye küresel krizden sonra hızlı toparlandı. Ancak hâlâ yatırım yapılabilir seviyenin altında.

2013: Altın Yıl

  • Moody’s Notu: Baa3
  • Türkiye, uzun yıllar sonra yatırım yapılabilir seviyeye yükseltildi.
  • Yabancı yatırım girişi artarken, CDS primleri düştü.

🔻 2018: Düşüş Dönemi

  • Moody’s Notu: Ba3
  • Enflasyon patlaması ve kur şoku nedeniyle notlar peş peşe düşürüldü.

🔼 2023: Pozitif Görünüm Başladı

  • Moody’s Notu: B2 (yükseltildi)

🆕 2025 Gelişmesi: Moody’s Not Artırdı

Temmuz 2025’te Moody’s, Türkiye’nin kredi notunu B1 → Ba3 seviyesine yükseltti.

Bu not artışı, yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarına olan güvenini güçlendirebilir. Aynı zamanda kredi maliyetleri ve CDS primlerinde gerileme yaratabilir.


📈 Türkiye’nin Moody’s Notu Zaman Çizelgesi

Yıl

Moody’s Notu

2001

B3

2005

B1

2010

Ba2

2013

Baa3

2018

Ba3

2023

B2

2025

Ba3


✍️ Kredi Notu Sadece Bir Rakam Değil

Kredi notları, bir ülkenin ekonomik istikrarı, borç ödeme gücü ve yatırımcı güveni hakkında özet bilgi sunar.

İkon-ok
QNB Araştırma 30 Temmuz Çarşamba
QNB Invest Odak •
AKBNK'ın 2Ç25 sonuçları beklentilere paralel, 2025 beklentileri aşağı yönlü revize edildi

Ekonomi ve Siyaset Haberleri

 

Türkiye’den ABD ile yeni LNG anlaşması sinyali

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile görüşen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayrakta, ‘ABD ile yeni bir LNG anlaşması olabilir’ açıklaması yaptı. Irak Petrol Boru Hattı için ise anlaşmada hattın tam kapasitede çalışması gerektiğini söyleyerek, Irak Petrol Bakanı Hayyan Abdulgani ile konuya ilişkin görüştüklerini söyledi.

 


 

Şirket Haberleri

 

BOBET yeni bir satış anlaşması duyurdu Şirket, Akyapı adlı şirket ile beton satışı konusunda anlaşma yaptı. Anlaşmanın toplam değeri 750,0 milyon TL olup, Şirket'in 2024 yıllı toplam gelirinin %7,4'üne denk gelmektedir.

 

DAGI İstanbul'da yeni mağaza açtı Şirket, İstanbul'da yeni bir mağaza açtığını duyurdu ve böylece toplam mağaza sayısı 86'ya ulaştı.

 

Bilanço Değerlendirmesi – TUPRS

Rafinerinin KKO bu çeyrekte %97,7 seviyesinde gerçekleşti; 2Ç24'teki %93,7 seviyesine kıyasla artış gösterdi. Çeyreklik satış hacmi yıllık bazda %3,0 düşerek 7,6 milyon ton seviyesinde gerçekleşti; ihracat azalırken, yurtiçi satışlar %3,5 arttı. Şirketin satış hacmi, beklentilerimizle genel olarak örtüştü. Rafinerinin ağırlıklı ortalama crack spread’i çeyreklik bazda %7 artış gösterdi; bu artış büyük ölçüde benzin crack’lerindeki güçlenmeden kaynaklandı. Envanter kazançlarının 30,7 milyon ABD Doları pozitif katkısıyla şirketin ABD Doları bazında FAVÖK üretimi önceki çeyreğe göre %32 artış kaydetti. Beklentimizden hafif sapma büyük ihtimalle dönem boyunca petrol farklarının nispeten daha düşük katkısından kaynaklandı. Operasyonel rakamlar genel olarak beklentilerimizle uyumlu olsa da net kâr çeyrekte tahminimizi %41 oranında aştı. Olumlu sapma şu unsurlardan kaynaklandı: 1) iştiraklerden beklenenden fazla gelen 16 milyon ABD Doları özkaynak yöntemiyle katkı, 2) 2Ç24’teki %44 seviyesinin altında gerçekleşen %19’luk efektif vergi oranı ve 3) önceki çeyrekteki kayıpların aksine 5,6 milyon ABD Doları net kar. Şirketin işletme sermayesindeki değişim, 1Ç25'te görülen dönemsel etkilerin olmaması sayesinde çeyreklik bazda 555 milyon ABD Doları iyileşme gösterdi – bu iyileşme büyük ölçüde takvimle ilişkili zamanlama faktörlerinden kaynaklandı. Buna göre, şirketin net nakit pozisyonu 1Ç25 sonunda bulunduğu 679 milyon ABD Doları seviyesinden 1,2 milyar ABD Doları seviyesine yükseldi; dönemdeki yatırım harcaması ise 137 milyon ABD Doları seviyesinde gerçekleşti. Şirket, yılın tamamına ilişkin şu beklentilerini korudu: 1) net rafineri marjı USD5–6/brl, 2) 30 milyon tonluk satış hacmi ve konsolide 600 milyon ABD Doları civarında yatırım harcaması. Geçtiğimiz hafta boyunca crack spread’lerde yaklaşık %10’luk bir normalleşme hesapladık; orta distilat crack spread’leri hâlâ 2Ç ortalamalarına kıyasla %37 daha yüksek seviyelerde seyrediyor. Mevcut seviyelerin çeyrek boyunca korunduğu senaryomuzda, 3Ç25’te çeyreklik ABD Doları bazında %91 FAVÖK büyümesi hesaplıyoruz. Son bir ayda kaydedilen %26’lık güçlü performansın ardından, hisse fiyatı geçtiğimiz haftanın kapanışına göre %2,7 düşüş gösterdi – bölgesel benzerleriyle uyumlu bir görünüm. Crack spread’lerinde görülen hafif yumuşamaya rağmen, mevcut seviyeler önümüzdeki çeyrek için güçlü bir kâr ivmesini desteklemeye devam ediyor ve 2Ç25 itibarıyla güçlü net nakit pozisyonunu oldukça olumlu karşılıyoruz. Hisse, baz senaryomuza göre 4,3x FD/FAVÖK çarpanı üzerinden işlem görüyor ve rafinaj ortamındaki sert normalleşmenin beklendiği son çeyrek için küresel benzerlerine kıyasla %17 indirimli görünüyor. Güçlü rafinaj piyasası dinamikleri ve iskonto edilmiş değerlemesiyle birlikte hisseye ilişkin olumlu görüşümüzü koruyoruz.

 

Bilanço İncelemesi – AKBNK

AKBNK, 2Ç25’te 11,1 milyar TL net kâr açıkladı; bu sonuç piyasa beklentisi olan 11,05 milyar TL ve bizim beklentimiz olan 11,2 milyar TL ile uyumlu gerçekleşti. Net kâr, çeyreklik bazda %19 düşerken yıllık bazda %2 artış gösterdi. Bankanın TL kredileri ağırlıklı olarak kurumsal/ticari segmentte %8,5 büyüdü. ABD Doları bazında YP kredileri ise %1,5 oranında hafif geriledi. TL mevduatlar çeyreklik bazda %10 artarak AKBNK’ın TL kredi/mevduat oranını yaklaşık 1 puan artırarak %85’e taşıdı; YP kredi/mevduat oranı %70 seviyesinde gerçekleşti ve toplam kredi/mevduat oranı %80 oldu. Bu oran, bankanın likidite açısından kredi büyümesi için alan sunduğunu gösteriyor. Swap ayarlı net faiz marjı (NIM), swap maliyetlerindeki %42’lik çeyreklik artış ve TL kredi-mevduat makasının 404 baz puan daralması nedeniyle 2Ç25’te 42 baz puan gerileyerek %2,02 seviyesine düştü. Sabit faizli TL menkul kıymetlerin öncülüğünde menkul kıymet gelirlerinde %23’lük güçlü büyüme, net faiz gelirini (NII) ilgili dönemde destekledi. Varlık kalitesi tarafında, takipteki alacak oranı (NPL) hafif artarak %3,65 seviyesine yükseldi. Kur korumalı düzeltilmiş risk maliyeti (Net CoR) %2,04 seviyesine geriledi. Ayrıca, 4,2 milyar TL takipteki alacak satışı ve silinmesi dikkat çekici görünüyor. Ücret gelirleri yıllık bazda %61 oranında güçlü artış gösterdi; aynı zamanda operasyonel giderlerdeki %35’lik yıllık artışla birlikte ücret/gider oranı %100’e ulaştı ve maliyet/gelir oranı 2Ç25’te %59 olarak gerçekleşti. AKBNK, 2025 yılına ilişkin beklentilerini bazı kalemlerde revize etti. Buna göre, swap ayarlı net faiz marjı beklentisi yaklaşık %5 seviyesinden %3–3,5 aralığına düşürüldü; özkaynak kârlılığı (ROE) beklentisi %30’un üzerinden %25’in üzerine çekildi. Risk maliyeti (CoR) beklentisi 150–200 baz puan aralığında sabit kaldı; ücret gelirleri büyüme beklentisi ise %60 seviyesine yükseltildi. Bu yeni beklentileri, son PPK toplantısında başlayan faiz indirim döngüsü ve ücret/komisyonlara dair yeni düzenleme olmaması nedeniyle daha ulaşılabilir buluyoruz.




Piyasa verileri, Günlük işlem hacimleri, Düzenleyici kurum bildirimleri, Hisse geri alımları, Analist toplantıları Açıklanması beklenen bilançolar, Açıklanan bilançolar ve daha fazlasına link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://qnbinvest.com.tr/download/links/arastirma-bulteni-30072025.pdf





İkon-ok
QNB Araştırma 29 Temmuz Salı
QNB Invest Odak •
FED Faiz Kararı Bekleniyor: Piyasalar Sakin, Belirsizlik Sürüyor


31 Temmuz Çarşamba günü, ABD Merkez Bankası (FED) faiz kararını açıklayacak. Şu an için hedef faiz aralığı %4.25–%4.50 seviyesinde bulunuyor ve piyasa katılımcıları bu toplantıda herhangi bir değişiklik beklemiyor.

Ancak asıl merak edilen, 17 Eylül’de gerçekleşecek bir sonraki toplantıya dair beklentiler. Piyasa fiyatlamalarına göre, 25 baz puanlık bir faiz indirimi olasılığı %61,7’ye kadar çıkmış durumda. Bu da, yatırımcıların gözlerini FED'in söylemlerine ve ekonomik veri akışına çevirmesine neden oluyor.

Enflasyon Düştü Ama Neden Faizler Hâlâ Yüksek?

2022’den bu yana düşüş trendinde olan çekirdek enflasyon, %2’lik hedefe yaklaşmış olsa da FED henüz faiz indirimi için adım atmadı. Bunun temel nedenlerinden biri, Donald Trump döneminde uygulanan ticaret tarifeleri. FED, bu tarifelerin tüketici fiyatları üzerinde baskı yarattığını ve enflasyonist beklentileri canlı tuttuğunu belirtiyor. Bu sebeple hedefe yaklaşılmış gibi görünse de, indirime uygun bir ortamın henüz oluşmadığı ifade ediliyor.

Trump – Powell Gerilimi Yeniden Gündemde

Karar öncesi siyasi cephede de dikkat çeken gelişmeler yaşandı. Geçtiğimiz hafta, Trump ile FED Başkanı Jerome Powell arasında FED binasında kamuya açık bir tartışma gerçekleşti. Trump, faiz indirimi çağrısını yineleyerek, “Faizlerin düşürülmesi, ABD’ye yüz milyarlarca dolar tasarruf sağlar” dedi. Özellikle yüksek konut kredi faizlerini FED’e bağlayarak, konut fiyatlarının ancak bir indirimle dengelenebileceğini savundu.

Bu gerilimin gölgesinde, Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçi Üyesi Anna Paulina Luna, Powell hakkında yeminli yalan beyan iddiasıyla Adalet Bakanlığı’na resmi soruşturma başvurusunda bulundu. Bu adım, karar sürecinin sadece ekonomik değil, siyasi olarak da ne kadar gerilimli geçtiğini gösteriyor.

Gözler Kararda Değil, Açıklamalarda

FED’in bu toplantıda faizleri sabit tutması neredeyse kesin. Ancak belirsizlik artıyor, özellikle Eylül toplantısına dair sinyaller oldukça kritik. Piyasalar açısından yalnızca karar değil, açıklamaların tonu ve geleceğe dair ipuçları çok daha belirleyici olacak.
İkon-ok
QNB Araştırma 28 Temmuz Pazartesi
QNB Invest Odak •
Moody’s Türkiye’nin Kredi Notunu Yükseltti: Ne Anlama Geliyor?

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye'nin kredi notunu B1 seviyesinden Ba3’e yükseltti. Ayrıca not görünümünü de “pozitif”ten "durağan"a çevirdi. Bu gelişme, hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için önemli bir sinyal niteliği taşıyor.


Kredi Notu Nedir?

Kredi notu, ülkelerin veya şirketlerin borçlarını geri ödeme kapasitelerini gösteren finansal bir göstergedir. Moody’s, S&P ve Fitch gibi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları, ülkelerin makroekonomik verilerini, borçluluk oranlarını ve politik istikrarını dikkate alarak bu notları verir.

  • Ba3: Yatırım yapılabilir seviyenin altında (spekülatif) kabul edilse de, B1 seviyesine göre daha düşük riskli bir seviyeyi ifade eder ve yatırım yapılabilir seviyenin 3 kademe altına denk gelir.
  • Not artışı, ülkenin borçlanma maliyetlerinin düşmesine ve yatırımcı güveninin artmasına yardımcı olabilir.

Moody’s Neden Not Artırdı?

Moody’s'in raporunda öne çıkan noktalar şöyle:

  • Sıkı para politikası ve fiyat istikrarına odaklı yaklaşım sayesinde enflasyonla mücadelede ilerleme sağlandı.
  • TCMB’nin rezervlerini yeniden inşa etmeye başlaması olumlu değerlendirildi.
  • Mali disiplin ve yapısal reform adımlarına yönelik kararlı duruş öne çıkarıldı.

Moody’s aynı zamanda not görünümünü durağan olarak çevirdi.

Piyasalara Etkisi Ne Olur?

Bu gelişme kısa vadede:

  • TL varlıklara olan güveni artırabilir.
  • Eurobond ve CDS primlerinde pozitif fiyatlamalar görülebilir.
  • Borsa İstanbul'da özellikle bankacılık ve sigorta hisseleri bu gelişmeden destek görebilir.
  • Türkiye'nin dış finansmana erişimi daha cazip hale gelebilir.

Moody’s’in son kararıyla birlikte, üç büyük kredi derecelendirme kuruluşunun da Türkiye’ye yönelik algısı yukarı yönlü seyrediyor.

İkon-ok
Back to Top