Uluslararası Para Fonu (IMF), Ekim 2025 tarihli Dünya Ekonomik Görünüm (World Economic Outlook) raporunda, Türkiye ekonomisi için büyüme tahminini yukarı yönlü revize etti.
IMF, Türkiye için 2025 yılı büyüme tahminini %3,0’dan %3,5’e, 2026 yılı için ise %3,3’ten %3,7’ye yükseltti. Bu revizyon, Türkiye ekonomisinde iç talebin canlı kalması, enflasyonda kademeli gerileme ve ihracatta toparlanma beklentilerinin güçlenmesiyle ilişkilendiriliyor.
Küresel Ekonomide Dayanıklılık Mesajı
IMF raporunda sadece Türkiye değil, küresel ekonomi için de görece pozitif bir tablo çizildi.
Küresel büyüme tahmini 2025 yılı için %3,0’dan %3,2’ye yükseltildi.
Raporda, jeopolitik risklerin ve yüksek faiz ortamının devam etmesine rağmen, dünya ekonomisinin “beklenenden daha dirençli” bir performans sergilediği vurgulandı.
Özellikle ABD, Hindistan ve bazı gelişmekte olan ülkelerdeki güçlü büyüme verileri, küresel görünümü destekledi.
Türkiye Ekonomisi İçin Pozitif Sinyaller
IMF’nin Türkiye’ye yönelik yukarı yönlü revizyonu, son dönemde ekonomik istikrarı güçlendirmeye yönelik atılan adımların yansıması olarak değerlendiriliyor.
Öne çıkan nedenler arasında:
- Sıkı para politikasıyla enflasyonun kontrol altına alınmaya başlanması,
- Cari dengede iyileşme sinyalleri,
- Yabancı yatırımcı ilgisinde artış,
- Büyümede iç talebin destekleyici rolü bulunuyor.
Bununla birlikte IMF, küresel finansal koşulların sıkı seyrinin ve yüksek enerji fiyatlarının orta vadede risk unsuru olmaya devam ettiğini belirtiyor.
IMF'nin Küresel Büyüme Revizyonu Ne Anlama Geliyor?
IMF'nin küresel büyüme tahminini yukarı çekmesi, ekonomilerin pandemi sonrası toparlanmada dengeye ulaştığını ve resesyon endişelerinin zayıfladığını gösteriyor.
Ancak raporda dikkat çekilen bir diğer başlık, verimlilik artışının sınırlı kalması ve kamu borçlarının yüksek seviyede olması.
Bu durum, özellikle gelişmekte olan ekonomiler için para politikasında dikkatli adımların önemini koruduğunu ortaya koyuyor.
IMF Revizyonu, Türkiye İçin Güven Tazelemesi Niteliğinde
IMF’nin Türkiye büyüme tahminini yukarı yönlü güncellemesi, uluslararası kurumların Türkiye ekonomisine olan güveninin kademeli olarak güçlendiğini gösteriyor.
Önümüzdeki dönemde enflasyondaki düşüş eğiliminin kalıcı hale gelmesi ve finansal istikrarın sürdürülmesi, bu pozitif görünümün devamı açısından kritik önemde olacak.