Forex Yorumları

Standart and Poors raporunda Türkiye’nin kredi notunun teyit edilmiş olması ve ardından gelen açıklamalarında ekonomik büyüme, enflasyon ve TL olumlu görüşlerin olması TL’nin son birkaç seanstan beri neden yükseldiğini yansıtıyor. Bu gelişmeler Dolar kurunun düşmesine neden olurken ilerleyen süreçte kurun düşüşünden faydalanmak üzere kurumların yapacağı alımlarla düşüşün biraz yavaşlaması mümkün olabilir. Ne var ki ülke ekonomisinde devam eden yavaşlama süreci var oldukça kurumların ithalat talebi de düşük olduğundan kurumsal talebin de o kadar yüksek olması kolay değil. Perakende döviz tevdiat hesaplarında çok belirgin yükselişlerin olmayışıysa henüz gerçek anlamda Dolar’a bir iç talep olmayabileceğinin göstergesi olarak görülebilir. Bu durumda yurtiçinde yurt dışına bakacak olursak Dolar’ın uluslararası piyasalarda baskı altında kalmaya devam ediyor olması yakın bir zamanda son bulabilir. Bu da kısa vadede Dolar’ın yükselmesi anlamına gelebileceğinden Dolar kurunda oluşacak düşüşlerde alım denemeleri yapmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Bunun için çok kısa vadeli ve kısa metrajlı stratejiler için 3,4930 seviyesi uygun görünüyor.

Fransa’da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Emanuel Macron’un seçilmesi Avrupa Birliği yanlısı bir liderin Fransa’nın başına geçmesiyle Euro’ya olan güven arttı. Bu gelişmeler zaten bir süre önce fiyatlara yansımış olduğundan Euro’nun yükselişi çok belirgin olmadı. Her ne kadar belirgin bir yükseliş olmamış olsa da diğer piyasaların etkisiyle teknik hedefinin 1,12 olduğu bir Euro/dolar paritesi olduğundan Macron seçilmesi sonrasında oluşacak kar amaçlı satışların sınırlı kalacağını bekliyorum. Bunun anlamı paritedeki olası geri çekilmelerin 1,0880 civarına kadar devam etmesinin ardından alımların etkisiyle yeniden 1,10’lu seviyelere dayanabilir. Çin ekonomisinden gelen verilere baktığımızda Çin’deki yavaşlama sürecinin dış ticaret verilerine yansımış olması şu aşamada Euro olumsuz olsa da bugün Fed yetkililerinin yapacakları açıklamaların yaratacağı sorular Euro’nun düşüşünü yine de sınırlı kılacaktır.

Seçime giden bir İngiltere, yükselen hisse senetleri ve bir miktar artması beklenen Dolar endeksi bir aradayken Sterlin/dolar paritesinin yükselişi sınırlı kalır. Ancak aynı unsurla paritedeki düşüşlerin de sınırlanmasına neden olacak gelişmeleri barındırdığından Sterlin/dolar paritesinin ilerleyen günlerde yatay kalmaya devam edebileceğini gösteriyor. Genel Olarak emtia fiyatlarında yaşanabilecek geri çekilmeleri değerlendirecek olursak Dolar’ın az da olsa bir miktar güçlenmesi olgusu paritenin sınırlı şekilde geri çekilmesine neden olacağından paritenin düşüşlerinde alım yapmak faydalı olabilir. Hafta içinde İngiltere Merkez Bankasının faiz kararı ve sonrasında gelecek açıklamalar düşünüldüğünde paritede düşüş yapmadan alım yapmanın yanlış olacağını düşünüyorum.

Dolar faizlerinin sınırlı da olsa yükselen bir sürece girmiş olması Dolar/yen’i destekleyen bir gelişme. Öte yandan Çin ekonomisiyle ilgili gelen verilerin ekonomi olumsuz gerçekleşmesi ve Japonya Merkez Bankasının yakın bir zamanda faiz politikasını değiştirmeyecek olması bir arada düşünüldüğünde paritenin düşmesi için şu aşamada çok geçerli bir neden yok. Hisse senedi piyasalarını yükselişi ve buna mukabil VIX endeksinin düşük ve sessiz kalıyor olması da Yen üzerinde baskı yaratan başka bir unsur olduğundan yukarıda bahsettiğim gelişmelerle ilgili bir değişim olmadıkça paritenin düşüşleri kısa vadeli alımlar için uygun olacaktır. Bunun için 112,30 seviyesi takip edilebilir. En azından yarın Japonya Merkez Banaksından açıklanacak faiz toplantısı notlarına kadar bu durumun geçerli olduğunu düşünüyorum.

Dolar faizlerinin yükseliş trendinde olması, Avrupa’daki belirsizliğin büyük ölçüde ortadan kalkması, düşük VIX ve düşük emtialar altının düşüşünü açıklayan gelişmeler olarak açıklanabilir. Yeni Haftaya düşüşle başlayan altın fiyatlarının orta vadeli alıcılar için tatminkar seviyelere ulaştığını düşünüyorum. Bu aşamada altının alım pozisyonlarının çok fazla gerilemediğini ortaya koyarak duruma bakacak olursak, altının satıldıkça orta vadeli yatırımcılar tarafından alındığını söyleyebilirim. Bunun anlamı kısa vadeli yatırımcılar satarken orta ve uzun vadeli yatırımcılar ve korunma işlemleri yapanlar alımlarıyla satışları karşılıyor. Bu durumda kısa vadede altının çok belirgin bir momentum yapmadan düşmesi söz konusu olacağından 40 günlük ortalamadan çok sapma olduğu durumlarda düşüşlerde alım denemeleri yapılabilir. Satış yapmayı hiçbir şekilde önermiyorum.

Çin’den açıklanan ekonomik verilerin ekonominin soğumaya başladığını gösterirken bu durumu açıklanacak para arzı verilerinin de destekleyeceğini bekliyorum. Bu gelişmeler değerlendirildiğinde bu oluşumların diğer gelişmekte olan ülkelere de yansıması olacağından petrolün talebinde bir miktar azalma olabilir. Hal böyleyken ve kaya gazı arzı yükselirken petrolün elde tutma getirisi olan convenience yield da düşük vaziyetini korumaya devam edebilir. Ne zaman ki kısa vadeli petrol fiyatları uzun vadeli fiyatlardan daha belirgin yükselmeye başlar, o zaman yukarı yönlü bir trend oluşumu düşünülebilir ancak şu aşamada buna dair bir belirtinin olmaması petrolün kısa vadede sadece kısa metrajlı alınmasın gerektirir. Satış yapmanın riskli olduğunu da belirtmekte fayda var.

Bu hafta Fed yetkililerinin yapacakları açıklamalar, ABD’den açıklanacak enflasyon ve istihdam verileri SP 500’ün yönünü belirlemede belirleyici olacak. Fed’in söylemleri ve gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlamalar eğer birbirine paralellik gösterecek olursa, o zaman yükselen enflasyon ortamında faizlerin sınırlı yükseleceği konuşulabilir ve bu durum öncelikle VIXin yükselişiyle sonuçlanabileceğinden SP 500 endeksinin de yükselişleri takiben satılabileceğini gösterir. ABD’de perakende talebi zaten doymuş vaziyetteyken uluslararası ekonomide bir durulma olursa bu durum hisseler üzerinde olumsuz etkiye sahip olur. Bu nedenle tüm hafta boyunca yükselişlerde satış denemeleri yapmanın uygun strateji olacağını düşünüyorum.

Türkiye yeni haftaya düşen PMI verileriyle başlamasının ardından kurda da gerilemeler devam etti. Hafta içinde 3,52’li seviyelere kadar gerileyen kurun beklenenden biraz yüksek açıklanan enflasyon nedeniyle şu an 3,56’lı seviyelerde olması seansın ilerleyen saatlerinde yükselişin devamının geleceğine dair beklentileri şimdilik güçlü tutuyor. Öte yandan Fed’in bilanço küçültmesiyle, yani piyasaya bono satarak piyasada dolaşan parayı sterilize etmesi konuşulurken Dolar faizlerinin bunun aksine bir miktar geriliyor olması Dolar cephesinde durumların karışık olmasına neden oluyor. Hal böyle olunca TL cephesine dönüp bir kez daha baktığımızda dünyada düşen emtia fiyatlarının TL olumlu etkisinin hemen olmasa da bir iki hafta içinde piyasaya yansıyacağını ve bu nedenle de kurun 3,60’a kadar yükselmesinin ardından sonra yeniden düşebileceğini düşünüyorum. Bu beklentilerim önümüzdeki bir ay içinde gerçekleşecek olguları kapsarken, kısa vadede Dolar endeksinin düşüşünü takiben bir miktar teknik düzeltme yapabilecek olması kurun seans içinde yükselmesini gerektirebilir. Bu aşamada seans içinde 3,57’ye kadar uzanan yükselişler görülebilir.

Euro/dolar paritesinin dünkü yükselişi Dolar faizlerindeki verim eğrisinin yataylaşması ve büyük ihtimalle Fransa’yı Avrupa’ya daha da çok entegre etme eğiliminde olan Macron’nun ikinci tur seçimi kazanacak olma çerçevesinde gerçekleşiyor. Öte yandan Avrupa’dan gelen verilerin çok fazla Euro olumlu olmayışı paritenin yükselişini azalan bir volatilite ortamında gerçekleşmesine neden olurken paritenin ilerleyen süreçte hedefinin 1,12 olduğunu söyleyebilirim. Ne var ki ABD’de faizleri artacak olması dün açıklanan üretkenlik verilerine de düşüşler yansımış olması paritenin 1,12’den sonra hızlı ve belirgin şekilde düşeceğine işaret ediyor daha şimdiden. Kısa vadedeyse ABD’den bugün açıklanacak tarım dışı istihdamın Dolar olumlu gelebilecek olmasıyla paritenin yükselişi bugün için sınırlı kalabilir. Bu durumda 1,1070 seviyesine gelmesi durumunda yapılacak satış işlemi sonrasında en azından 50 baz puan kar etmek mümkün olabilir.

Hisse senedi piyasalarının yükselişi ve Dolar endeksinin nispeten baskı altında kalması Sterlin/dolar paritesinin daha önceki 1,29’lu seviyelerine ulaşmasına neden oldu. Paritenin neredeyse iki haftadır bu seviyelerde kalmasının nedeni bir yandan yükselen hisselerin ve düşen Dolar faizlerinin Sterlin olumlu etkisi, diğer yandan Fransa’da bu hafta sonu yapılacak seçimlerde Macron’un Cumhurbaşkanı olabilecek olmasıyla Euro’nun Sterlin karşısında yükselmiş olması olarak görülebilir. Öte yandan hafta içinde İngiltere’den açıklanan sektörel büyüme ve kredi rakamlarının ekonomi olumlu gelmesi de Sterlinin neden düşüşlere karşı dirençli olduğunu açıklıyor. İlerleyen günlerde Sterlinin daha fazla yükselebilmesi için Dolar faizlerinin baskı altında kalması beklenir ancak aynı sürecin hisse olumsuz etkisi değerlendirildiğinden Sterlin/dolar paritesinin yükselişlerinin sınırlı olmasını bekleyebilirsiniz. Bu durumda çok fazla bir beklenti içinde olmaksızın yükselişleri bekledikten sonra kısa metrajlı satış denemeleri yapmayı uygun strateji olarak görüyorum.

Dolar/yen paritesi dünkü seansta 113 seviyesine ulaşarak hedefini tamamlamış oldu. Bundan sonra düşüş olmadan önce paritenin biraz gerilemenin ardından yeniden bu seviyeyi test etmesi muhtemel. Ne var ki Dolar faizlerinin baskı altında kaldığı bir süreçte hisse senedi piyasalarını gerileyebilecek olması Dolar/yen paritesindeki yükselişleri sınırlandırabileceğinden paritenin 113 ve ötesine çok fazla gitmesini beklemiyorum. Öte yandan Çin ekonomisinin gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerindeki yavaşlamayla olumsuz etkilenebilecek olması Yen’in değerlenmesinin önüne geçen bir unsur olsa da bu sürecin Dolar/yen paritesine ulaşmasına kadar daha zaman var. Bu nedenle kısa vadede Yen’in değer kazanması için, yani Dolar/yen paritesinin kısa vadede teknik ir düzetme yapması için gerekli şartların oluşmuş olduğunu düşünüyorum. Yükselişleri takiben Dolar/yen satılabilir.

Dolar faizleri son günlerde yükselse bile, Dolar’ın verim eğrisindeki yataylaşma süreci uzun vadede faizlerin düşük kalmaya devam edebileceğine dair beklentileri güçlendiriyor. Hal böyle olunca emtia fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle gerileyen altının ilerleyen günlerde yükselme ihtimali yüksek. Hem emtia fiyatlarında düzeltme gerçekleşebilecek teknik düzeltme yağabilecek olması, hem de VIX endeksinin yataylaşan faizlerle birlikte yükselecek olması altını ilerleyen günlerde düşüşlerde alınmasını gerektirebilir. Bugün ABD’den açıklanacak tarım dışı istihdam verilerinin Dolar olumlu gelmesi faizlerin yükselişine çok fazla neden olmayacak şekilde gelirse ki bu mümkün o zaman seans içinde altındaki düşüşler alım için fırsat olur.

OPEC’in petrol üretimini kısacak olmasıyla ilgili açıklamalar, ABD’de kaya gazı üretiminin gölgesinde kaldığı için petrol fiyatlarındaki düşüler devam ediyor. Tetiklenen stop emirleri ve düşme eğilimini henüz yükselişe çeviremeyen petrolün elde tütme getirisi şu aşamada petrolün yükselmeden önce 42,60 Dolar’a kadar gerilemesinin mümkün olabileceğini gösteriyor. Hisse senedi piyasalarının bugünlerde petrolden çok fazla yarışmış olması ve Dolar2dak düşüş süreci ele alındığında petrolün kısa vadedeki düşüşleri çok kısa metrajlı alım için uygun olduğunu gösterse de genel yönün aşağı olduğunu ifade etmekte yarar var.

SP 500 endeksi yataylaşan Dolar verim eğrisi, azalan emtia fiyatları ve nispeten az düşen Dolar nedeniyle düşmek için aday. Şu aşamada oluşan onca belirgin orta ve uzun vadeli hareke karşı hisselerin adeta bir balon oluşturmuş olması nedeniyle endeksin ilerleyen günlerde ilk etapta en azından yüzde 2 düşmesini, daha da ilerleyen süreçte yüzde 5’e varan düşlere sahne olacağını düşünüyorum. Bu azından bakıldığında SP 500 endeksinin yükselişleri kısa metrajlı satış için uygunken aynı zamanda düşük kalan emtiada alım yapmanın uygun strateji olduğunu söyleyebilirim. Bu emtialar neler diye diye soracak olursanız petrol ve bakır bunlara örnek teşkil edebilir.

Dün açıklanan enflasyon verileri aylık enflasyon artışının Nisan ayında yüzde 1,31 olduğunu gösterdi. Beklentilerin çok az üzerinde olması nedeniyle kurun yükselmemiş olması piyasanın biraz da Fed’in faiz kararı sonrasındaki açıklamalarını beklemek istemesi oldu. İlerleyen günlerde enflasyondaki artışın ve Türkiye’nin Avrupa’yla olan ilişkililerindeki bozulmanın etkisiyle kurun bir miktar yükselmesi gelişmelerin doğal bir sonucu olarak karşımıza çıkabilir. Dolar’ın uluslararası piyasalarda yapması beklenen kısa vadeli olası yükselişi, paritenin ilerleyen günlerde yavaş bir şekilde yükselmesiyle sonuçlanabilir.

ABD’den dün açıklanan ISM verilerinin yüksek olması, Fed’in artan istihdama yönelik olumlu bakış içinde olduğunu göstermesi gibi unsurlar Dolar’ın yükselmesine neden olunca Euro/dolar paritesinde de aşağı yönlü hareketler gözlemledik. Bu sürecin devamı kısa vadede gelebilir ancak öncesinde bir miktar yükseliş beklemek mümkün. Hem Fransa’da yaklaşan seçimler nedeniyle belirsizliğin kısa bir zaman sonra azalacak olması, hem de ABD’den gelen olumlu veriler bir arada olunca paritenin yarına kadar nispeten dar alanda dalgalanması beklenebilir. Bugün Avrupa Merkez Bankası başkanı Draghi’den gelecek açıklamaların Fed’in kararı sonrasına önemli olduğunun altını çizmek gerek. Öte yandan ABD’den açıklanacak dış ticaret dengesi ve istihdam maliyetleri bir araya geldiğinde paritenin seans içinde bir miktar yükselmesini gerektirebilir ancak sonradan Avrupa’daki siyasi belirsizlik algısıyla yeniden gerileyebilir. Bu nedenle seans içinde oluşacak yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirmekte fayda olabilir.

Hisse senedi piyasalarında yaşanan satış baskısı çok belirgin olmasa da Brexit’in Sterlin üzerindeki baskısı ve Dolar endeksinde yaşanan yükseliş Sterlinin gerilemesine neden oldu. Son dört seanstan beri yatay seyreden Sterlinin Dolar endeksindeki düşüşe rağmen bu seviyelerde kalmaya devam etmesi Sterlinin hala göreceli olacak güçlü olduğuna işaret ediyor. Bugün İngiltere’den açıklanacak para arzının düşük ve satın alma müdürleri endekslerinin beklentilerin üzerinde gelmesi durumunda Sterlinin yeniden yükselmesi mümkün. Ne var ki Brexit belirsizliği var oldukça düşüşlerde yapılacak alım pozisyonlarının çok süreli tutulmaması gerekir.

ABD’den dün gelen açıklamalarda faizlerin artma ihtimalinin belirgin şekilde devam ettiğinin anlaşılması ve yükselen Dolar faizleri Dolar/yen paritesinin yükselmesine neden oldu. Dünden bugüne Japonya’dan açıklanan ekonomik verilerin kıt olması nedeniyle Yen cephesinden çok etkilenemeyen paritenin daha çok Dolar dinamikleriyle yön bulacağı belli. Öte yandan Çin’den açıklanan ekonomik verilerin son günlerde zayıf olması Japon ekonomisi açısından olumsuz bir durumken bugün Dolar faizlerinde oluşabilecek yükselişler paritenin 113,30’a kadar yükselmesine ancak o seviyelerde kalmasına neden olabilir. Bu aşamada kısa vadeli yükselişlerde kısa metrajlı satış denemelerinin faydalı olabileceğini düşünüyorum. Bekleyip satış yapılabilir.

Dolar faizlerinde yaşanan yükseliş ve Dolar’ın uluslararası piyasalarda yapmış olduğu artış altının da gerilemesine neden oluyor. Emtia fiyatlarında yaşanan düşüşlerin de etkisi bir araya geldiğinde altındaki düşüş daha iyi anlaşılıyor olsa da ABD’nin bütçe meseleleri ve Avrupa’daki siyasi belirsizliklerin etkisiyle altının düşüşünün çok fazla olduğu algısı oluşabilir. Bu durumda da altının dünkü düşüşü sonrasında yaşanan momentum etkisiyle biraz daha düşmesini, ardından toparlanmasını bekliyorum. Bu nedenle düşüşlerde kısa metrajlı alım denemeleri yapmak uygun olabilir.

Hisse senedi piyasalarındaki geri çekilmeler, Dolar’ın yükselişi ve OPEC’in petrol arzını azaltabilecek olmasına rağmen petrol arzının yüksek olması petrolün baskı altında kalmasına neden olsa da petroldeki geri çekilme sürecinin çok uzun sürmeyeceğini bekliyorum. Bu noktada dün beklenenden daha az olduğu görülen stok verileri petroldeki düşüşe neden olsa da bu sürecin ilerisinde artmaya başlayacak petrolün elde tutma getirileri petrolün yeniden yükselmesine neden olacaktır. Bu aşamada geri çekilmelerde petrol alım denemeleri uygun olabilir.

SP 500 endeksinin dün açıklanan ekonomik beklentiler sonrasına geri çekilmesi tamamıyla faizlerin yükselebilecek olmasından ve Fed’in bazı ekonomik gelişmelerin bir miktar olumsuza döndüğünü görmesinden kaynaklanıyor. Genel olarak bakıldığında şu aşamada birinci çeyrek şirket karlılıklarının düşük olmaması endeksin yükselmesine neden olabilecek önemli bir unsur olsa da ekonomik gelişmelerdeki yavaşlamalar ve faizlerin yükselebilecek olması gibi unsurların SP 500 endeksinde satış bakısı yaratması mümkün olabilir. Bu nedenle kısa vadede oluşabilecek yükselişler satış fırsatıdır.