Faiz ve Borsa Arasındaki Bağlantı
Türkiye ekonomisinde faiz oranları ve Borsa İstanbul (BIST 100) arasındaki ilişki her zaman birbirini etkilemektedir. Özellikle TCMB’nin faiz kararları, yatırımcı davranışlarını doğrudan etkileyerek hisse senedi piyasasında ciddi hareketlere yol açtığını söyleyebiliriz.
2025 yılında politika faizinin zirve seviyelere ulaşmasının ardından, Temmuz ayında faiz indirimi beklentileri güçleniyor. Faiz indirim beklentilerinin artmasına neden olan gelişmelere bakacak olursak; Mayıs ayında aylık enflasyon %1,53 oranında açıklandı. Bu durum, bize önceki aylarda %3 seviyesinde görülen oranların ardından aylık enflasyon eğiliminde azalışın olduğunu gösterdi. Haziran ayında ise aylık enflasyon %1,45 olan tahminlerin altında %1,37 oranına işaret etti. Yıllık enflasyon ise %35,41’den %35,05 seviyesine geriledi. Böylece uzun bir aranın ardından iki ay üst üste %2'nin altında bir enflasyonu görmüş olduk. Aylık enflasyonun ana eğiliminde azalışın korunması, yıllık enflasyonun geri çekilmesi, dolayısıyla da dezenflasyon sürecinin devam etmesi; TCMB’den bu ay için faiz indirim beklentilerinin güçlenmesine neden oldu. Fonlama maliyetinin de azalacak olması, BIST’te banka hisseleri öncülüğünde yükselişlere neden oluyor. Faiz indirim dönemlerinde banka hisselerine olan ilginin yüksek kaldığını/arttığını söyleyebiliriz. Parasal gevşeme süreci yaklaşırken ve bu beklentiler yüksek iken “Borsa İstanbul faiz indirimi olursa nasıl etkilenir?” sorusu yeniden gündeme geliyor.
Türkiye'de Faiz Politikalarının Seyri (2010 - 2025)
2010 – 2013: Faizlerde Düşüş ve Borsa'da Canlanma
-
Politika faizi %4,5 seviyelerine kadar geriledi.
-
Bu dönemde yatırım ortamı olumlu seyretti, krediye erişim kolaylaştı ve tüketim harcamaları arttı.
2014 – 2018: Dalgalı Faiz Ortamı
-
Politika faizi %7 - %10 bandında dalgalandı.
-
TL’de değer kaybı ve gündemdeki gelişmelerin etkisiyle piyasalar zaman zaman negatif etkilendi.
2018 – 2021: Yüksek Faiz ve Ekonomik Dalgalanma
-
Faiz oranları %24’e kadar yükseldi.
-
Bu dönemde yabancı yatırımcı çıkışı hızlandı, borsada satış baskısı arttı.
2021 – 2023: Faiz İndirimi ve Borsa’da Yükseliş
-
Politika faizi %8,5 seviyesine kadar indirildi.
-
TL’de yaşanan değer kaybına rağmen, düşük faiz politikasıyla BIST 100 rekorlar kırdı.
2023 – 2025: Yeni Ekonomi Politikasıyla Faiz Artışı
-
Politika faizi %50’ye kadar çıkarıldı.
-
İlk etapta borsada satış baskısı oluşsa da, yabancı yatırımcıların geri dönüşüyle yeni zirveler test edildi.
Faiz Değişimlerinin Sektör Bazlı Etkileri
Perakende Sektörü: Düşük Faiz, Yüksek Harcama
2010 – 2013 döneminde düşük faiz ortamı ve güçlü tüketici güveni, perakende sektöründe hızlı büyümeyi beraberinde getirdi.
Altın ve Değerli Madenler: Yüksek Faiz, Kur Riski
2018 yılında yükselen faiz ve kurla birlikte, altın TL bazında değer kazandı. Yatırımcılar enflasyondan korunmak için güvenli limanlara yöneldi.
Döviz Geliri Yüksek Şirketler: Faiz Düşüşü, TL Zayıflığı
2021’de düşük faiz ve değer kaybeden TL döneminde, yatırımcılar ihracat ağırlıklı ve döviz geliri yüksek şirketlere yöneldi.
2025 Yılının İkinci Yarısında Bizi Ne Bekliyor?
Enflasyon Geri Çekiliyor, Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor
Mayıs ve Haziran aylarında açıklanan enflasyon verileri, dezenflasyon sürecinin devam ettiğine işaret ediyor. Bu gelişme, Temmuz ayında TCMB’den bir faiz indirimi gelme olasılığını artırıyor.
Bankacılık Sektörü Öne Çıkabilir
Faiz indirimi beklentileriyle birlikte, özellikle banka hisselerinde ilginin yüksek kalmaya devam ettiğini görüyoruz. Bu da BIST 100 endeksine yukarı yönlü bir momentum kazandırabilir.
Faiz Kararları, Yatırımcılar İçin Neden Kritik?
Geçmiş veriler istatistiki olarak gösteriyor ki; faiz indiriminin, kredi büyümesini desteklediğini, yatırımı ve tüketimi artırdığını söyleyebiliriz. Borçlanma ve kredi maliyetleri düşen şirketlerin finansalları ise bu durumdan olumlu etkilenebilir. Parasal gevşeme süreci de doğrudan veya dolaylı şekilde borsada pozitif fiyatlamalara yol açar. Ancak unutulmamalıdır ki her faiz indirimi mutlaka borsa için olumlu anlam taşımaz; makro ekonomik konjöntür ve enflasyon, döviz kuru, dış kaynak girişi gibi diğer makro faktörler de ilgili dönemde kendi içerisinde değerlendirilmeli ve dikkate alınmalıdır.
2025 Temmuz ayı itibarıyla, yatırımcıların gözleri hem TCMB’nin faiz kararlarında hem de bu kararların yaratacağı sektör bazlı etkilerde olacak.